CUMHURİYET BAYRAMI

 

Batı emperyalist güçlerin temsilcileri İngiliz, Fransızm İtalya ve onların uşakları Yunan ile Ermeni gavuru kara saplı hançerlerini Anadolu’nun böğrüne sapladiğı zamanlarda

“ Şişli’deki üç katlı pembe binanın perdeleri sıkı sıkıya kapalıydı.
Gaz lambasının cılız ışığı, odayı hayal meyal aydınlatıyordu.
Altı kişiydiler.
Üzerine harita yayılmış masanın etrafında, ayaktaydılar.

 
Talihsiz bir kuşağın çocuklarıydılar.
Hayat onları hep mecbur bırakmıştı.
Bıyıkları terlediğinden beri neredeyse bir gün olsun günyüzü görmemişlerdi, Çanakkale’den Trablus’a, Yemen’den Sina’ya, Balkanlar’dan Kafkaslar’a vuruşmadıkları coğrafya kalmamıştı.
Ve neticede, işte bu daracık odaya sıkışmışlardı.

 
Uzuuun uzun anlattığı haritadan başını kaldırdı.
Adeta nefes bile almayan arkadaşlarına baktı.
Ulusun kader anıydı.
Söylenecek ne varsa söylenmişti.
Söz bitmişti.
O çelik mavisi gözlerinde belli belirsiz bir keder bulutu dolaştı.
“Vakit tamam” dedi…

 
“Umutsuz olmayacağız.
Uçurumun kenarındayız.
Bizi canlı canlı mezara atmak istiyorlar.
Son bir cüret
belki kurtarabilir.
Anadolu’ya geçiyoruz!”  ( Yılmaz Özdil’in “ Son Cüret “ adlı eserinden alıntı )

 

Ama onlar Osmanlı Sultanlarına göre eşkiya idiler ama onları Anadolu’nun  vatansever insanları ve dağları bağrına bastı..Kurdukları Kuvay-i Milli Orduları ile düşmanları bir bir alt ettiler ve son artıklarını da 9 Eylül 1922 tarihinde İzmir’den denize döktüler..

 

Bu kahramanlar Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Maraşal Fevzi Çakmak, Ali Fuat Cebesoy, Kazım Karabekir, İsmet İnönü, Şahin Bey ( Gazi Antep ), Gördesli Makbule hanım, Sütçü İmam ( Kahraman Maraş ), Yörük Ali ( Aydın, İpsiz Recep ( Rize – Sakarya Karasu ), Topal Osman, Kara Fatma ( İzmit, Bursa ), Halide Edip Adıvar, ismini bu satırlara sığdıramadığım bir çok kahramanlara Anadolu toprakları emperyalist düşmanlardan temizlendi..

 

Cumhuriyet Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün en büyük eseridir..O 28 Ekim 1923 akşamı “ Yarın cumhuriyeti ilan edeceğiz “ diyerek  devletimizin yönetim şeklinin Cumhuriyet olduğunu söylemiştir..Cumhuriyet’in ilan edilmesi ile birlikte; Milli mücadelenin en başından beri amaçlanmış olan ulusal egemenlik anlayışı için en büyük adım atılmıştır..

 

Başbakan, Cumhurbaşkanı ve meclis başkanı yetkileri de birbirinden ayrılmıştır. Yönetim kadrolarının yeniden düzenlenmesi saağlanmıştır. Türk devleti’nin ilk Cumhurbaşkanı Atatürk, Başbakanı İsmet İnönü ve Meclis Başkanı Fethi Okyar olmuştur..

 

Atatürk’ün Cumhurbaskanı olması ile birlikte devlet başkanı problemi ortadan kaldırılmış oldu. Kişisel egemenlik hukuken tarihe karışmış oldu. Cumhuriyetin ilani ile “ Egemenlik kayıtsız şatsız milletindir “ kuralı, artık devlet yönetiminde, en belirgin şekilde yerini alıyor, demokrasiye giden yol daha aydınlık olarak çiziliyordu.

 

Nazım Hikmet’ten; 

Sarışın bir kurda benziyordu.

Ve gözleri çakmak çakmaktı.

Yürüdü uçurumun başına kadar, eğildi, durdu.

Bıraksalar

 

İnce, uzun bacakları üstüne yaylanarak ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak Kocatepe’den Afyon ovasına atlayacaktı..

 

Milli mücadele kahramanları sadece vatanlarını düşmandan kurtarmak için savaştılar, açlık, susuzluk, silalhsiz, dağlarda, ayaklarında çarıkları bile olmadan karanlıklarda yürüyerek  gökyüzünün yıldızlarını yoldaş edinerek hiç bir çıkar düşünmeden sadece vatan topraklarının bağımsızlığını sağlamak amacıyla savaştılar.. Sağ kalanlar gökyüzünde ki yıldızlara şöyle haykırdılar ;

 

“ Yaşasın Cumhuriyet “ ! 

 

“  Yüreğinde vatan ve insan sevgisi biriktirenler, karşılık beklemeden ülkesine hizmet edenler, itibarini Türk Ulusunun bireyi olarak gören onur duyan,varlığını Anadolu topraklarınınn sevgisine adayan, dünyanın neresinde yaşıyorsa yaşasın Türk Ulusunun bireyi olarak sorumluluğunu ve onurunu omuzlarında taşımasını bilen, inancını, kültürünü koruyanların “ Cumhuriyet Bayramı Kutlu Olsun “ .!!

 

Kamil KOPUZ 

29 Ekim 2020  / Drunen

Kkopuz53@gmail.com