Başbakan Mark Rutte’nin partisi VVD’nin liderliğine aday gösterilen Dilan Yeşilgöz, Başbakanlık için en güçlü aday olarak görülüyor. Hollanda’da hükümetin, koalisyon ortakları arasında göç politikası ve çatışma bölgelerinden gelen mültecilerin ülkelerine geri gönderilmesini öngören yeni bir iltica planı konusunda anlaşmaya varamaması sonucu hükümet düşmüştü.

Hükümetin düşmesinin ardından Başbakan Rutte’nin istifasıyla birlikte VVD acil bir başkan arayışına girdi. Bu süreçte Dilan Yeşilgöz, başkanlık için en uygun aday olarak gösterildi ve seçilmesi durumunda Hollanda tarihinde ilk kadın ve göçmen kökenli başbakan olma unvanını alacak.

Dilan Yeşilgöz, uzun süredir VVD’nin önemli isimlerinden biri olarak siyasi kariyerini sürdürüyor. Kendisi ayrıca çevre, enerji ve iklim politikalarında da etkin bir şekilde çalışıyor. Yeşilgöz’ün liderlik deneyimi ve çeşitli politika alanlarındaki bilgisi, başbakanlık pozisyonu için önemli bir avantaj olarak görülüyor.

Hollanda’da son dönemde yaşanan krizler ve siyasi çekişmeler nedeniyle Dilan Yeşilgöz’ün liderliği, VVD’nin istikrarını sağlamak ve hükümeti güvenilir bir şekilde yönetmek için önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Bu gelişme aynı zamanda Hollanda’da toplumsal çeşitliliğin ve kadınların siyasette daha fazla temsil edilmesi açısından da bir dönüm noktası olabilir.

Dilan Yeşilgöz’ün başkan seçilmesi halinde, Hollanda’nın yönetiminde yeni bir dönem başlayacak ve ülke tarihinde önemli bir dönüm noktası yaşanmış olacak. Ancak son karar, VVD’nin üyelerinin oylamasıyla belirlenecek ve bu süreçte diğer adaylar da rekabet edecektir. Hollanda kamuoyu, başbakan adaylarının gelecekteki politikalara ve ülkenin iç ve dış meselelerine nasıl yaklaşacakları konusunda büyük bir merak içinde beklemektedir.

Hikmet Gür / G&M-Hollanda

Foto / DRT