2022 BİTERKEN 

Bizim köyde Aralık ayına “ eski yıl “ denilirdi ! 

Evet “ eski yıl “ artık son demlerini yaşıyor! Koskoca bir 2022 yılının da son demleri artık, sanki bizlere şu şarkiyi mırıldanıyor sessizce ; 

“ Dönülmez akşamın ufkundayız

Vakit çok geç 

Bu son fasıldır ey ömrüm

Nasıl geçersen geç”!

2022 izlenimlerimi sizlerle paylaşmak istedim ve düşündüklerimi anlatmaya çalışmak istedim. Çok falza bir şey istemedim sanırım  ve sizleri yormamak amacıyla kısa yazmaya çalıştım.

Sevinçler, üzüntüler, mutluluklar, yeni arkadaşlıklar,  tatillerde yeni yerler keşifler, kaybettiklerimiz, kazandıklarımız ile son demlerini yaşayan koskoca bir 2022 yılını geriye bırakıyoruz..

2022 bana çok güzel insanları tanıma fırsatı verdi, kumbarama çok güzel insanlar biriktirdim.. Yaşamı sevmek güzel insanlarla yaşam daha anlamlı hale geliyor, keyifli , huzurlu oluyor insan.. Dinlediğin şarkılardan, yaptığın sohbetlerden, yediklerinden, içtiklerinden büyük haz alıyorsun .. 

Yaşamdan çok fazla beklenti içinde olmadan sade bir yaşam insane her zaman huzur ve mutluluk veriyor. Onurlu insan veremiyeceği bir şeyi karşısındakinden istemez, onun isteklerini yerne getirmez, kısaca kendini kullanılmasına izin vermez.. Ama egolarini tatmin etmek, daha fazla kazanmak, para hırsı ile sağa sola saldıran, yalakalık, yalancılık, çıkarcılık, hırsızlık, sahtekarlik, yüzüne başka arkandan başka konuşan, adamlıktan nasibini almamış, kısacası ahlaksizlik  sanki 2022 de tavan yapmış gibi geldi bana. Yanılıyor muyum ?

Sinoplu büyük filozof Romen Diyojen ne demişti Kral İskender’e “ gölge etme başka ihsan istemem “! Diyojen yoksulluk içinde yaşadığı, halka açık yerlerde yatıp kalktığı ve yiyeceğini dilenerek topladığı halde,. Kişinin en kısıtlı yaşam koşullarında bile, mutlu ve bağımsız olabileceğini göstermeyi amaçlamıştır “! Yani yalakalığı, gücün önünde eğilmeyi, yalvarmayı, onursuzluğu, çıkarı için her şeyi mübah sayan anlayışı, el etek öpmeyi reddetmiştır. 

Burada bir de Neyzen Tevfik’den bir iki şiri almadan olmaz diye düşünüyorum. Neyzen’de hep sade yaşamayı, kısıtlı olanaklar ile onurlu yaşamayı kimseye minnet etmeyen bir şair, filozof ve bir hiciv ustasıydı. Yaşadığı zaman günümüze ışık tutan üç şiiri…

Bi namaz deyip beni Hak’dan uzak gören, 

Sığmaz senin hayaline mihrab ü mübrem.

Sen sadece beş vakitte ararsın Allah’ını,

Ben her zaman önünla berberim.

VE

Kime sordumsa seni doğru cevap vermediler;

Kimi alçak, kimi hırsız, kimi deyyus ! dediler..

Künyeni almak için , partiye ettim telefon;

Bizdeki kayda göre , şimdi o mebus dediler!..

VE 

Göründü memleketin iç yüzü, çöktüyse temel.

Şimdilik harice karşı yüzümüz olsa dahi

Yüzümüz yok bakacak kabrine ecdadımızın.

Tükürür zannederim çehremize, vatanın tarihi.

 

Yalakalığı, gücün önünde eğilmeyi, yalvarmayı, onursuzluğu, çıkarı için her şeyi mübah sayan anlayışı, el etek öpmeyi reddeten, dik duran, adaleti gözeten, ülke çıkarını kendi çıkarı üstünde tutan, mütevazi, ahde vefalı, hak ve hukuka saygılı  güzel insanlara selamlar olsun ! 

 

Kamil KOPUZ

Drunen, 20 Aralık 2022

Turizm53@hotmail.com